11 Haziran 2012 Pazartesi

BATUM GEZİSİ


Cumartesi iş yerinden arkadaşlar ve  aileleri ile birlikte yurtdışına gezmeye gidelim dedik :-))
Batuma, artık kimlik belgesi ile gidilebiliyor, bu durumdan en karlı gürcistan çıktı bence.Çünkü ülkemizden çok turist gidiyor, bizde bu turist kervanına katılanlardanız.
Sabah 7:00 de otobüsümüze bindik.Hopada kahvaltı molası.Küçük bir lokantada kahvaltı yaptık.
Kahvaltıdan sonra otobüsümüze bindik sarp sınır kapısına vardık.İlk defa yurt dışına çıkıyordum, nasıl bir uygulama olacak diye merak ediyordum.
Otobüsten indik, yürüyerek pasaport kontrol noktalarında sıraya girdik 3 tane pasaport kotrol noktası var yığılma olmasın diye biz acemiya  bunu sonradan fark ettik o kadarda sıra bekledik :-))
Ama dönüşte gruplara ayrılıp daha ekren işimizi hallettik.
Bize geçici gürcü kimliği verdiler, basit bir kağıt.
Tam kapıya yaklaştık iş bitti derken bir kontrol daha, girdim sıraya bana sıra geldi, memur merhaba dedi,çok hoşuma gitti bende merhaba dedim sonra bilgisayarda bişeyler yaptı kamerayla resmimi çekti , kimliği verirken bide hoşgeldiniz dedi :-))
Veee yurtdışına yabancı topraklara adım attım, batumdayım.İlk girişte gözüme çarpanlar Şeritin otelinin resmi ve az ötede bir kilise ,derme çatma işletme binaları, taksiler otobüsler vee karadeniz.
En güzelide karadenizdi.....
Çok güzel sahili var keşke bizde sahilimizi koruyabilseydik.
Anayolda yapım çalışması olduğu için mahalle arasından gittik.Yol biraz çukurdu ama batumun gerçek yüzünü görme fırsatı bulduk.Arazi çok ve düz ama bizdeki gibi apartmanlar yok,tek katlı gece kondular yada villalar var.Bu durum belkide ordaki sosyal uçurumuda gösteriyor.Şehir merkezine doğru apartmanlar vardı bazıları yeniydi de ama çoğunda çamaşır asılmış ve mantar gibi çanak anten vardı.                                            


Sokaklarda pek kimse yoktu akşama doğru kalabalıklaşmaya başladı.
Maliye binası, döner sermayeyi temsil ediyormuş :-)

İlk olarak şehrin içindeki kaleyi gezdik.

Daha sonra botanik bahçeye gittik ordada yaşlı ve çok büyük ağaçlar var, ruslar döneminden kalma.

Botanikten çekilmiş deniz manzaralı resim.


Bu resimdede gördüğünüz gibi ağaç kökleri bir halı gibi  yere serilmiş.

Botanikten sonra şehir merkezindeki parka gittik.Gelinle damat ta vardı resim çektiriyorlardı, bende onların resimini çektim :-)

Orda resim yapan bir ressam vardı resmi 25 dk da  yapıyor 20 lari alıyor.Bunlarıda resim yaptıran başka bir türk hemşerimden öğrendim , ressam 20 lari (para birimleri) ye yapıyormuş onlar pazarlık etmişler 15 lariye yaptırcaklarmış  sırada iki kişi daha olduğu için bizimde zamanımız olmadığı için yaptıramadım ama aklım orda kaldı .
Park baya büyüktü herkeste orda idi. Parkın içinde mini hayvanat bahçesi var, küçük küçük oturma yerleri var bizdeki kahvehanelere benziyor.

Parkın içine böyle bir anıt yapmışlar  efes te olduğu gibi.


Ve batumun en büyük oteli ve casinosu şeritin .
Batumda casino ,gece kulübü çok var.  Alışveriş yapacak küçük bakkallar var büyük market yok.
Yemeğide rizeli bir türk vatandaşın lokantasında yedik.Açık büfe herkes istediğini yedi.
Batumda et ucuzmuş ülkemize göre , benzinde ucuz bizdeki fiyatların yarısı.

Yollarda çok lüks arabalar vardı , hayatımda bu kadar çok mercedesi traficte görmemiştim.
Bir tane cami var faal  binaların içine sıkışmış, bol kilise var.
Komşuyuz ama gürcü yazısını okumak  anlamak çok zor,   gene onlar bizim dilimizden anlıyorlar.
Gece ışık gösterisi varmış biraz geç olduğu için dönüş 1-2 lere kalıyordu bizler ışık gösterisine kalmak istemedik.


Burasıda çoruhun batuma döküldüğü yer , burda gördüğünüz topraklar bizim ülkemizden giden topraklar .
Batumda alış veriş yapacak buzdolabı süsü bile alacak yer ve imkan yok. Hatta yemek yiyecek yer bile yok türk lokantası olmasa.
Dönüşte eşim hemen free shoptan sigara aldı bu durum en çok ona yaradı. Ve sınırdan geçtik of ta bir çay molası verdik. Eve 23:30 da varabildik. Bir daha batuma uzun bir aradan sonra belki giderim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder